Kişilik (personality) kelimesi Latince bir terim olan “Persona”dan türetilmiştir. Persona, Antik çağdaki tiyatro oyuncularının kullandığı bir maskedir. Zamanla Persona terimi maskeyi temsil etmek yerine, kişinin gerçek, gözlenebilen, belirgin özelliklerini temsil etmeye başlamıştır.
Günümüzde kişilik, psikolojik işlevselliğin hemen hemen tüm alanlarını otomatik olarak etkileyen derin psikolojik özelliklerinin karmaşık bir örüntüsü olarak görülmektedir
Kişilik, bir insanın sosyal deneyimleri, gelişimi ve yapısal özelliklerinin sonucu olarak ortaya çıkan ve o kişinin yaşam tarzı ile uyum biçimini oluşturan köklü davranış, düşünce ve duygu kalıplarıdır. Süreklilik kazanmış bu duygu, davranış, tutum ve düşüncelerin tümü, bireye kalıcılık ve tahmin edilebilirlik özelliği verir. Kişilik doğuştan gelen fiziksel kodların etkisini temsil eden mizaç (huy) ve yetiştirilmenin etkisiyle oluşan karakterin bileşenidir.
Kişilik özelliklerinin katı, uyum bozucu olması, işlevsellikte anlamlı bozulmaya yol açması ve kişiye rahatsızlık vermesi durumunda kişilik bozukluğundan söz edilir. Kişilik bozukluklarını kişilik yapısından ayıran, özelliklerin ağırlık derecesidir. Kişilik bozukluğu tanısının konulabilmesi için bireyin toplumsal uyumunda, iş ve ilişkilerinde önemli bozulmaların olması gerekir.
Amerikan Psikiyatri Birliği’nin ruhsal hastalıkları sınıflandırma sistemi olan DSM’ye göre kişilik bozukluğu “bireyin ait olduğu çevre ve kültürün beklentilerinden sapan, süreklilik ve katılık arz eden içsel yaşantı ve davranış örüntüsü” olarak tanımlanır. Bu durum klinik açıdan belirgin sıkıntıya ya da toplumsal, işle ilgili alanlarda ya da diğer işlevsellik alanlarında düşmeye yol açar. Kişilik bozukluklarının belirtileri genellikle ergenlik, yetişkinlik döneminde ortaya çıkar.
Kişilik bozukluklarının nedenlerine ilişkin birçok görüş olsa da, en sağlıklısı bir uzman eşliğinde kişinin derinlemesine biyolojik, psikolojik ve sosyal öyküsü ile birlikte ilişkilendirilerek bireye yönelik nedenlerin tam olarak anlaşılmasıdır. Toplumda %6 sıklığında görülmektedir. Erkeklerde, gençlerde, eğitimsiz ve işsiz kişilerde daha sık.
Kişilik bozukluğu düşündüren davranış ve özellikler;
• Sık değişen ruh halleri
• Ani öfke patlamaları
• Zor arkadaşlık edinmeye neden olan endişe
• Dikkat çekme ihtiyacı
• Aldatılmışlık ve kendisinden faydalanılmışlık hissi
• Davranışları ve hisleri için dünyayı suçlamak
PARANOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU
• Kişiler yoğun ve diğerlerine karşı haklı çıkarılamayan güvensizlik hissederler, diğerlerinin sadakatini ve güvenirliğini sürekli sorgularlar,
• Yaşadıkları durumları çok fazla inceler ve sıklıkla diğer insanların fark edemediği ayrıntıları fark ederler
• İpuçlarının anlamını abartırlar ve insanların “gerçek “niyetlerini keşfetmek için çok zaman harcarlar. Aynı zamanda eleştirilere çok duyarlıdırlar ve genelde şüphe duydukları durumları yanlış yorumlama eğilimindedirler.
ŞİZOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU
• Yakın ilişkilerden kaçınma, içe dönük olma ve duygularını anlatmakta kısıtlılık önemli özellikleridir.
• Psikanalitik kurama göre şizoid kişilik bozukluğu, çocuğun sevgiyi vermeyi ve almayı öğrenemediği anne-çocuk ilişkisinden kaynaklanır, çocuk ilişkileri ve duyguları tehlikeli olarak görür bu nedenle kendi duygularından ve diğer insanlardan izole kalmayı tercih eder.
ŞİZOTİPAL KİŞİLİK BOZUKLUĞU
• Yakın ilişiklerden aniden rahatsızlık duyma, yakın ilişkiye girebilme becerisinde bozulma, alışılmışın dışında davranışlar sergileme, büyüsel düşüncelere sahip olma
• Paranoya ya da şüphecilik: diğer insanların davranışlarını aldatıcı ve düşmanca olarak algılar ve sosyal anksiyetelerinin büyük kısmı bu paranoyadan kaynaklanır.
• Garip inançlar ve sihirsel düşünceler: Kültürel değerlerle uyumlu olmayan inanışları vardır. Örneğin 6. hislerinin çok güçlü olduğu düşüncesi ve diğer insanların niyetlerini okuma vardır.
ANTİSOSYAL KİŞİLİK BOZUKLUĞU
• Bu bozukluk psikopatlık, sosyopatlık olarak da adlandırılır.
• Ergenlik ve yetişkinlik döneminde sosyal normlara uygun davranışları gösterememe, başkalarının haklarını önemsememe, hırsızlık, olumsuz performans, mala zarar verme, insanlara ve hayvanlara saldırganlık olur.
• Genelde 15 yaş öncesi başlar. Suç işleyenlerin yaklaşık %70’inden fazlası antisosyal kişilik bozukluğu gösterir
BORDERLİNE KİŞİLİK BOZUKLUĞU
• Duygu durumunda ve kendilikle ilgili düşüncelerinde değişkenlik, terk edilmeye aşırı duyarlılık, kendine zarar verici davranışlar sıktır.
• Kendini küçük görme ve kendini aşırı değerli hissetme arasında gidip gelmeler gözlenir.
• Kişilerarası ilişkilerinde, diğerlerini aşırı derecede idealize etmekten, onları değersizleştirmeye kadar gidip gelen tutumlar vardır.
• Boşluk duygusu içinde hissederler. Yeni ilişki arayışları bu boşluk duygusundan kaynaklanabilir.
• Engellenme eşiği düşüktür, reddedilmiş hissettikleri zaman kendine zarar verme eğilimi gösterirler.
• Kişilerarası ilişkilerde yoğun tutarsızlık, öfke, zaman zaman gerçeği değerlendirme yetisinde yetersizlik vardır.
• İntihar girişimleri sık görülür.
NARSİSİSTİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU
• Kendisini tüm güçlü hisseder, başarılarını ve yeteneklerini abartır.
• Üstünlük duygusu, beğenilme gereksinimi, empati yapamama, kıskançlık vardır.
• Düşlemlerinin içinde, sınırsız başarı, güç, zeka, güzellik gibi özellikler vardır. Aşırı beğenilme isteği içindedirler.
• Özel ve eşi benzeri olmayan biri olduğuna ve ancak özel ve üstün kişilerle anlaşabileceğine inanır.
• Kendi çıkarı için başkalarını kullanır.
• Başkalarına saygısız davranır, kendini beğenmiş tutumlar sergiler.
HİSTRİYONİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU
• Kişi sürekli ilgi odağı olmak ister, bunu açıkça baştan çıkarıcı davranışlarda bulunarak, fiziksel görünüşlerinin olumlu özelliklerini vurgulayarak elde etmeye çalışır.
• Olayları dramatize ederek aktarma ve tiyatroda oynar gibi davranışlar içinde olur.
• Çevresindeki insanlar onları yüzeysel, ben merkezci, talepkar, zevk verici şeyleri ertelemede yetersiz olarak görür.
• İnsanlarla kolay ilişki kurar ancak anı zamanda çabuk reddedilmiş hissederler.
• Cinsellik dışındaki konuları cinselleştirdikleri görülür ancak cinsel yaşamlarında derin cinsel korkuları ve kısıtlamaları vardır.
• İntihar girişiminde bulunma oranlarının daha fazla olduğu gözlenmiştir.
• Aşırı ilgi beklentisi, duygusallık, olayları büyütme, abartılmış mimik ve jestler dikkat çekicidir.
• Görülme sıklığı %2-3
• Kadınlarda daha sık
ÇEKİNGEN KİŞİLİK BOZUKLUĞU
• Kaçınma davranışı, eleştirilme korkusu ile gelişir. İletişim eksikliği, yakın ilişkilerde tutukluk vardır.
• Kadın ve erkeklerde eşit sıklıkta görülür
• Sosyal fobi ile benzer birçok yönü bulunmasının yanında belirgin bazı farklılıkları da bulunmaktadır. Çekingen kişilik bozukluğu olanlarda sosyal etkileşimden kaçınma yetersizlik duygusu ve eleştirilme kaygısıyla ile ilişkilidir. Sosyal fobi de ise; performans göstermeleri gereken durumlardan korkma vardır. Yetersizlik duygusu bulunmamaktadır.
BAĞIMLI KİŞİLİK BOZUKLUĞU
• Yalnız başına karar verememe, sorumluluk almada zorlanma, sürekli yakın desteğine ihtiyaç duyma vardır.
• Yalnız yaşamakta zorluk çekerler.
• Kadınlarda daha sık görülür.
OBSESİF-KOMPULSİF KİŞİLİK BOZUKLUĞU
• Aşırı düzenli ve titiz yapıları dikkat çekicidir. İş sorumluluklarına aşırı düşkün, tutumlu, ayrıntıcı, aşırı mantıklı ve hoşgörüsüz olabilirler.
• Erkeklerde 2 kat daha fazladır. Görülme sıklığı %1 olarak bildirilmektedir.
• Psikodinamik kuramcılar; Obsesif-kompüslif kişilik bozukluğunda anal dönemde fiksasiyon olduğunu savunmaktadırlar. Bu dönemde (1-3 yaş arası) tuvalet eğitimi sırasında ebeveynler çocuğa cezalandırıcı ve aşırı bir şekilde titiz davranmış olabilirler.
DSM 5 TANI KRİTERLERİ;
Aşağıdakilerden en az dördü ile belirli, esnekliği azaltan, verimliliği düşüren, düzenlilik, eksiksizlik, düşüncelerini ve ilişkilerini denetim altında tutma uğraşlarıyla giden yaygın bir örüntü;
1-Yapılan etkinliğin başlıca amacını gözden kaçıracak denli ayrıntılar, kurallar, sıralama, düzen ya da tasarlamayla uğraşır.
2-İşin bitirilmesini güçleştirecek denli eksiksiz yapma uğraşı içindedir.
3-Boş zaman etkinliklerini ve arkadaşlıklarını dışlayacak denli kendini işe ve üretken olmaya verir.
4-Aşırı doğrucudur, vicdanlıdır, erdem ve ahlak konusunda hiç esneklik göstermez.
5-Eskimiş, yıpranmış ya da değersiz nesneleri elden çıkaramaz.
6-Başkalarının kendisi gibi yapacağına inanmadıkça görev dağılımı ya da işbirliği yapma konusunda isteksizdir.
7-Hem kendisi hem başkaları için para harcama konusunda cimridir.
8-Hiç esnemez ve inatçıdır.